Düzce, doğal güzellikleri ve yeşil alanları ile bilinen, huzurlu bir yaşam sunan bir ildir. Şehirde yaşamak, genellikle doğayla iç içe bir hayatı ifade eder. Bu bölge, özellikle doğa sporlarına meraklı olanlar için çeşitli aktiviteler sunar; trekking, kamp yapma, bisiklet sürme gibi etkinlikler popülerdir. Şehrin huzurlu atmosferi, yoğun iş temposundan uzaklaşmak isteyenler için ideal bir ortam sağlar. Ayrıca, Düzce'nin yerel halkı geleneksel Türk misafirperverliğini yansıtan sıcak ve dostane bir tutum sergiler.
Düzce'deki yaşam maliyeti, büyük şehirlere kıyasla daha düşüktür. Bu durum, özellikle emekliler ve bütçesini daha ekonomik bir şekilde yönetmek isteyen aileler için cazip bir alternatif oluşturur. Konut fiyatları ve genel yaşam giderleri, İstanbul ve Ankara gibi metropollerin aksine daha ulaşılabilir seviyededir. Yerel pazarlar, taze ve organik ürünlerin makul fiyatlarla satıldığı yerlerdir ve bu da sağlıklı bir yaşam sürmek isteyenler için büyük bir avantajdır.
Gelenek ve görenekler açısından Düzce, zengin bir kültürel mirasa sahiptir. Yöresel festivaller, halk dansları ve geleneksel Türk müziği, şehrin kültürel yaşamının ayrılmaz parçalarıdır. Bu tür etkinlikler, hem yerel halkın bir araya gelmesini sağlar hem de genç nesillere kültürel değerlerin aktarılmasında önemli bir rol oynar. Örneğin, her yıl düzenlenen Düzce Panayırı, bölgenin en renkli ve coşkulu etkinliklerinden biridir ve birçok kişiyi bir araya getirir.
Yemek kültürü ise Karadeniz'in bereketli topraklarının sunduğu çeşitlilikle doludur. Mısır ekmeği, karalahana gibi yerel sebzeler ve hamsi başta olmak üzere taze deniz ürünleri, Düzce mutfağının vazgeçilmezlerindendir. Yemekler genellikle ev yapımı ve geleneksel yöntemlerle hazırlanır, bu da onlara özgün bir lezzet ve tat katar. Ayrıca, kış aylarında yapılan turşu ve reçeller, yerel halkın kışa hazırlık ritüellerinin bir parçasıdır ve bu gelenekler, komşuluk ilişkilerini ve topluluk duygusunu pekiştirir.
Sonuç olarak, Düzce'de yaşamak, doğayla iç içe, sakin ve sağlıklı bir yaşam tarzı sunar. Yerel kültürün zenginliği ve tarihi gelenekler, toplumun yapısını güçlendirirken, düşük yaşam maliyeti birçok kişi için çekici bir yaşam alanı oluşturur.